

Bir yaşındayım hiç unutmam eşek gibi aşığım ana sütüne. Umurumda değil dünya takılıyorum öyle gelişine, gevşetircesine, geviş getirircesine. Meme, battaniye, patik üçgeninde geçiyor gidiyor zaman öylesine. Acayip mutluyum. Diş çıktı çıkacak. Ağzımın içi ağrıyor az biraz ama hayattan da umutluyum ki emekliyorum. Üç yaşındayım ilk yürüyüşümü atıyorum halının üstünde sanırsın Neil Armstrong’um.Bir havaya girmeler, birOkumaya devam et...


Çok fazla Hemingway okunmuş bir geceyi bitirmek üzereyim. Gün ağardı, ağaracak. Güneşe gebe gökyüzü. Az kaldı doğuracak. Kafama sıkmak üzereyim ama bir yandan da yaşamak istiyorum. Yanı başımda duran nehir, sessiz ve günün doğuşu gibi net bir şekilde akıp gidiyor. Dibindeki ağaçlar “Ben yüzyıllardır buradayım.” diyerek bağırıyor insanoğluna. Bizi beğenmiyorsan git Kafka oku demek istiyorumOkumaya devam et...


2020’li yıllar pandemi, savaşlar ve birçok felaket ile başladı. İnsanlar, kültürel ve sosyal etkinliklerin uzağında kalarak giderek yalnızlaştıkları bir yaşam tarzı içine adapte olmaya başladılar. Konser alanları, tiyatrolar, müzeler ve sinemalar uzun süre boyunca kapılarını kapattı. Normal şartlar altında her gününe onlarca etkinlik sığdıran İstanbul, dünya üzerinde bu süreçten en çok etkilenen şehirlerin başında geldi.Okumaya devam et...


1997 sonrası NATO genişlemesini ülkesinin güvenliğine yönelik bir tehdit olarak gören Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in, bu doğrultuda Ukrayna’nın silahsızlandırılması amacıyla 24 Şubat 2022 tarihinde başlattığı askeri harekat şu sıralar dünyadaki tek gündem maddesi. Gerek konvansiyonel medyaya gerekse sosyal medyaya yansıyan görüntüler, yaşanan dramı ve korkunçluğu iliklerimize kadar hissettiriyor. Her zaman olduğu gibi masa başındaOkumaya devam et...


Yürüyebileceği üç yol vardı. Daha ilk adımlarını atmaya başladığında hiç farkında olmadığı, yaşlı dünyanın tüm tazelikleriyle yeniden dönüp durduğu günlerde bakışlarında manalar belirmeye başladığında, canı yandığında, mutlu olduğunda ve elini uzattığında seçebileceği üç yol… Seçmek zorunda olduğu mu yoksa seçim hakkının kendisine tanınıp tanınmadığını bilmediği, kader ve irade kanunlarının nerede başlayıp nerede bittiği belli olmayanOkumaya devam et...


1- Çekimler stüdyo dışında yapılmalıdır. Sahne donanımı ve setler içeri taşınmamalıdır. (Hikaye özel bir sahne donanımı gerektiriyorsa, stüdyo dışında bu donanıma uygun bir mekan seçilmelidir.) 2- Ses, kesinlikle görüntülerden ayrı olarak üretilmemelidir ya da tersi. (Sahne içinde üretiliyor olmadığı sürece müzik kullanılmamalıdır.) 3- Kamera, elde taşınıyor olmalıdır. Elde taşınan kamera ile elde edilecek hareketlilik yaOkumaya devam et...


İstiklal Caddesi’nin derinliklerine doğru inerken, antik gelenekteki neoklasik heykel sanatını ortaya koyan karşılıklı iki kadın heykeli ile ziyaretçilerini karşılayan bir kapı görürüz. Bu kapı 1923’te Cine Salon Electra adıyla Safvet ve Naci Beyler tarafından açılan ve bugünkü adı olan Alkazar’ı 1925’te alan bir sinema salonuydu. Açıldığı ilk yıllarda kovboy ve korku filmleri gösterilen bu salonOkumaya devam et...


Şecere kelime manası ile ağaç demektir. Akla gelen ilk hali ile kökleri, gövdesi, dalları ve yaprakları olan bir varlık. Çoğu ağaç bulunduğu yerden pek kımıldamaz. Mevsimlerin gelip geçmesini seyreder tıpkı insan gibi. Kış gelince kabuğuna çekilir, renklerini kaybeder; yaz mevsimindeyse dalları yeşillenir ve meyveler verir. Güz mevsiminde de renk değişimleri ile sanki gazeller mırıldanır gökyüzündenOkumaya devam et...


Yüz sene evvel 1922… Hayat akışında aklıma gelen ilk şeyler; araba tam manası ile icat edilmemişti. Ankesörlü telefonlar yeni kullanılıyordu. Bilgisayarlar ise daha oda boyutunda bile değildi. Ayrıca yeryüzü insanoğlunun sebep olduğu bir felaketten çıkmış I. Dünya Savaşı yeni bitmişti. Demem o ki; insanlar işlerine yürüyerek ya da bisikletle gidiyordu, insanlar televizyon izlemeyip radyo dinliyorduOkumaya devam et...


Sevilmeyi beklemekle aldandın sen dostum! ’’Seni seviyorum’’ sözlerini duyunca her şey bitti sandın. Sen sevgili kardeşim iki kelimeye kandın. Kanma! Kendini aldatma. İnsan neden en çok sevdiklerini incitir? Neden en çok onlar incinir demiyorum, orası malum. Sevgi denen muhteşem duyguya sahip olup da kırılmayan, incinmeyen yoktur. Sevdiklerini incitir insan çünkü sevilmenin rehaveti çöker sanki. ’’NeOkumaya devam et...


Kolajen; vücutta deri, kemik, tendon başta olmak üzere pek çok organda bulunan bir yapısal proteindir. Bağ dokunun oldukça önemli bir bileşeni olan kolajen, dokuları yapıştırıcı gibi bir arada tutar. Yaşlandıkça vücut daha az kolajen üretir, bu da kırışıklıklar, sert eklemler gibi birçok probleme neden olur. Yapılan çalışmalarda 80 yaşına gelindiğinde vücudun kolajen kaybının genel olarakOkumaya devam et...


İnsan bazen bir insan yüzünden tüm insanlığa fena halde küser. Normalde öyle olmadığı halde herkese surat asar, güler yüz göstermez. Öyle ki bir süre sonra kişi içinde bulunduğu ruh halinden sıkılır. Bir seferinde bir arkadaşım, yanıma gelmişti. Belli ki içinde bulunduğum durum onu da etkilemişti. Bana söylediği sözler hala aklımda. Şöyle demişti; ‘’Senin canını sıkanOkumaya devam et...


Yediden yetmişe tüm insanların sevdiği bir yiyecek olan çikolata; zeka ve beyin gelişimine katkıda bulunuyor, belleği güçlendiriyor. Çikolata, ilk defa bitki yetiştiren, kakao tohumu tüketen Omlek kabilesi tarafından bulunmuştur. Omlekler, sağlığın ve gücün sırrı olan bu acı tohumları “kakawa” ve “cacao” olarak isimlendirilmiştir. Geleneksel çikolata, kakao tohumundan üretilir ve flavonollerden zengin bir kaynaktır. Çikolatanın içeriğiOkumaya devam et...


Kanı akmayan, derisi açılmayan, pansuman yapılmayan yaralar vardır bazen insanlarda. Doktoru olmaz, umarı yoktur, şifa aranmaz… Aslında oluru yoktur. Onun hikâyesi de böyle hastalıklı bir hikâye. Adı Ahmet. Bir kâhin mi koymuş ismini bilinmez, çünkü hayat‘’Ah’’ını taa isminin başında almış. Kim bilir? Belki de onca ‘’ah’’ işittiğindendir çektiği‘’ah’’lar. Ne de olsa isimler sahibini çağırmaz mı?Okumaya devam et...


Bu yazıyı bir kurşun kalemle yazmak istedim, görmek istedim bir kalemin tükenişini, ibret olsun diye kendime. Yazarken her harfte her satırda tükendi kurşun kalem. Yazmaktı vazifesi, yazdı, çizdi, bitti, gitti. Sonuçta ondan geriye satırlar kaldı. Bazen kelimeleri kalemin ruhu gibi görürüm. Yepyenidir kalem en başta, taptaze, lekesiz. Sonra girer beşer dünyasına, gelir vazifesininOkumaya devam et...


Çocuklar doğru beslenmeyi öğrenmek için rol modellere ihtiyaç duyar. Örneğin Kahvaltı yapmayan ve yemek seçen anne, baba ve kardeş çocuklarda istenmeyen beslenme alışkanlıkları geliştirmesine neden olabilir. 1-5 Yaş çocuklar için tüketilmesi gereken besin grupları Süt ve süt ürünleri: Kalsiyum ve fosfor içeriği ile çocukların diş ve kemik gelişimi için çok önemlidir. Günlük 2-3 porsiyon tüketmeleriOkumaya devam et...


1980’li yıllardaki popüler kültür imgelerinde orta sınıf memur hayatını tasvir eden en güçlü öğelerden biri olan sefertası, üst üste yerleştirilebilen çelik kaplardan oluşmaktadır. Hazır yemek endüstrisinin yükselişi ve ev hanımının çalışmaya başlaması ile zaman aşımına uğramıştır. Türkiye’de kurumsallaşmış, kurumsallaşma aşamasında ya da serbest çalışma stillerine sahip birçok firma çalışanlarının öğle yemeğini karşılamakta ve yemek rutinleriniOkumaya devam et...


Çölyak hastalığı, günümüzde en sık rastlanan besin intöleranslarından biridir. Genetik yatkınlığı olan bireylerde buğday, arpa ve çavdar gibi tahılların içerdiği glutenin tetiklediği, T hücre aracılı immün mekanizmayla oluşan kronik bir ince bağırsak hastalığıdır. Hastalığın sıklığı coğrafi farklılıklar göstermekle birlikte tanı konulduktan sonra hastalık olmaktan çıkarak bir yaşam biçimi haline gelmektedir. Hastalar gluten içeren bir besinOkumaya devam et...


Hristiyan olan ülkelerde her yıl 25 Aralık tarihinde İsa’nın doğumu olarak kutlanan Noel, Doğuş Bayramı, Kutsal Doğuş veya Milât Yortusu isimleriyle de bilinmektedir. Hristiyan olmayan toplumlarca da büyük bir sevinç ve coşkuyla kutlanan Noel, dini içeriği olmayan ve sadece eğlence amaçlı kutlamaları içerebilmektedir. Noel geleneği her ne kadar Türk kültüründe olmasa bile, her yerin ışılOkumaya devam et...


Gebelik döneminde B9 vitamini (folat) ihtiyacı artmaktadır ve en yaygın kullanılan vitamin takviyesi de folik aittir. Folik asit folatın sentetik formudur. Folatın temel kaynakları ise ıspanak, kuşkonmaz, brokoli, bamya gibi yeşil yapraklı sebzeler ile dana, kuzu, hindi, tavuk ciğeri, maş fasulyesi gibi fasulye türleri ve mercimektir. Gebelikten önceki ve başlangıcından sonraki 1 aylık perikonsept dönemdeOkumaya devam et...


19. yüzyılın sonlarından günümüze dek Türkiye’nin en popüler caddesi olan İstiklal Caddesi, son zamanlarda eski günlerinden uzak olduğuna dair doğal bir eleştiri altında. Değişen turist yapısı ve şehrin giderek siteleşmesi sonucu şehir sakinlerinin caddeye olan kültürel ihtiyacı azalmış durumda. Fakat caddenin daha önceki dönemlerde de aynı eleştiriler altında kaldığı tüm İstanbullular tarafından bilinen bir konu.Okumaya devam et...


19. yüzyılın sonlarından günümüze dek Türkiye’nin en popüler caddesi olan İstiklal Caddesi, son zamanlarda eski günlerinden uzak olduğuna dair doğal bir eleştiri altında. Değişen turist yapısı ve şehrin giderek siteleşmesi sonucu şehir sakinlerinin caddeye olan kültürel ihtiyacı azalmış durumda. Fakat caddenin daha önceki dönemlerde de aynı eleştiriler altında kaldığı tüm İstanbullular tarafından bilinen bir konu.Okumaya devam et...


Dürüstçe, baştan uyarma gereği hissediyorum; bu yazı, EYT ile ilgili son durum haberi değildir! İnternet ortamındaki yeterince farklı kaynaktan son durumu öğrenebilirsiniz. Bu yazı EYT’nin ne olduğunu anlamaya çalışanlar için naçizane bir bilgilendirme yazısıdır. “Emeklilikte Yaşa Takılanlar” ifadesinin baş harflerinden oluşan EYT, sigortalı olarak çalışma hayatına atıldığı esnada emekli maaşına hak edebilmek için sadece belliOkumaya devam et...


‘’Sorgulanmamış bir hayat yaşamaya değmez.’’ diyor Sokrates. Bu sözün benim için anlamı büyük zira soru sormak düşünce hayatım büyük bölümünü kapsıyor. Çoğu zaman bir şeyler yazmak için elime kalem aldığımda, kurduğum cümlelerin ardında soru işaretleri sıralanıveriyor. Her seferinde kendimi mi bir cevap bulmaya zorluyorum yoksa muhatap kabul ettiğim insanları mı bilemiyorum. Bazen kendi kendime şöyleOkumaya devam et...


Bu sendromu aşmak zor gibi görünebilir. Öncelikle kendinize güvenmelisiniz. “Ben yapamam, kendime güvenmiyorum.” gibi cümleleri bir kenara bırakın. Psikolojik olarak kendinizi bu düzene hazırlamalısınız. Öncelikle sağlıklı beslenmeyi öğrenmeniz gerekiyor. Dışarıda neleri ve ne şekilde yiyebileceğinizi bilmelisiniz. Nedenleri: Aşırı yemek yeme sendromun psikolojik nedenleri; depresyon, düşük benlik kaygısı, vücudundaki tatminsizlik, çocukluk döneminde tacize uğrama, vücut ağırlığıOkumaya devam et...


Birisi, “yazar hikâyesini seçmez, hikâye yazarını seçer.” demişti. Bunun kısmen doğru olduğunu düşünüyorum. Fakat bence yazmak kader işidir; hesapların ötesinde yürek işidir. Bir yolculuk; meselenin başlangıcı, menşei kalptir. Orada başlar her şey. Hissiyat edeple fikir hanesinin tokmağına dokunur, beklemeye durur sabırla, sükûnetle. Akıl ise bir nevi ulaktır. Kapısına kadar gelen o tatlı daveti alır veOkumaya devam et...


Kimimiz sonbaharın bitki örtüsünde oluşturduğu renkli manzarayı izlemekten zevk alırken kimimiz denizin üstünde meydana gelen yakamozu izlerken dalgaların kıyıya vurmasından zevk alır. Bir başkaları da güneş batarken oluşan kızıllık içinde dalıp gitmekten. Kimileri de geceleri gökyüzünü parlatan Ay’ı izlemekten keyif alır. Ayı seven hayranlık duyan bu kişiler Selenofil olarak tanımlanır. Selenophilia kelime kökeni olarak selene (Luna)Okumaya devam et...


Yemek bir ihtiyaç olduğu kadar aynı zamanda bir zevk. Günümüzde birçok insan gastronomi turları ile dünyanın bir ucundan öbür ucuna kadar yolculuk ediyor. Yüzyıllardır var olan yemekler, tatlar olduğu gibi füzyon mutfağı gibi yeni lezzetlerin hayatımıza girdiği günümüzde yepyeni bir aktör daha oyuna dahil oluyor: Yapay Zeka. Bu alanda çalışan şirketler yapay zekayı ve yapay zekanınOkumaya devam et...


Türk mutfağının baş çorbalarından biri olan tarhananın günümüzde marketlerde satılan hazır çorbaların çıkış noktasıdır. Hikayesi ise rivayete göre bir gün Sultan Yavuz Sultan Selim, Edirne’de seferde bir köylünün evine misafir edilir ve evin hanımı sunacak fazla bir şeyi olmadığı için alelacele bir çorba ikram eder. Çorbayı sunduktan sonra da Sultan’a karşı sıkılarak, “Sultanım dar haneOkumaya devam et...


Geçtiğimiz günlerde New York Langone Health Hastanesi‘nde görevli cerrahlar, genetik mühendislik uygulanan bir domuzun böbreğini, beyin ölümü gerçekleşen ve solunum cihazında canlı tutulan bir insana bağladı. Böbreğin atıkları süzerek idrar üretmesinin yanında kişinin bağışıklık sistemi, bu yabancı organa saldırmadı. Başta organ bağışçısı olmak isteyen hastanın organları bağışa uygun bulunmamıştı. Ailesinin onayı alındıktan sonra domuz böbreğiOkumaya devam et...